7 Mart 2012 Çarşamba

Alex Clare - Too Close




You know I'm not one to break promises
I don't want to hurt you but I need to breathe
At the end of it all, you're still my best friend
But there's something inside that I need to release
Which way is right, which way is wrong
How do I say that I need to move on
You know we're headed separate ways

And it feels like I am just too close to love you
There's nothing I can really say
I can't lie no more, I can't hide no more
Got to be true to myself
And it feels like I am just too close to love you
So I'll be on my way

You gave me more that I can return
Yet there's so much that you deserve
Nothing to say, nothing to do,
I've nothing to give
I must leave without you
You know we're headed separate ways

And it feels like I am just too close to love you
There's nothing I can really say
I can't lie no more, I can't hide no more
Got to be true to myself
And it feels like I am just too close to love you
So I'll be on my way

So I'll be on my way

And it feels like I am just too close to love you
There's nothing that I can really say
I can't lie no more, I can't hide no more
Got to be true to myself
And it feels like I am just too close to love you
So I'll be on my way

So I'll be on my way
So I'll be on my way

4 Mart 2012 Pazar

Biliyorum...




Dünyayı nasıl değiştirebilirim? Yoksa bu dünyayı değiştiremez miyim? Hayır, ben eğer bir insansam ve başka insanlar dünyayı gerçekten değiştirebildilerse ben neden değiştiremeyeyim?

Edison; basit bir bilimadamı. Zamanında bir çok saçma şey yaptı, bir çok dava açıldı hakkında, bir çok sorunla problemle karşılaştı. Kimse onun düşüncelerini yaptıklarını anlamadı, anlamaya çalışmadı. Ailesi onu dışladı, arkadaşları onun çok fazla hayal kurduğunu idda edip "şizofren" yakıştırmaları yaptı.. Ama o başardı... Bu gün her eve girmeyi başardı ve 100 150 yıl önce dünyayı sadece basit bir "tel" ile değiştirebildi!

Einstein; üniversiteden dersleri kötü olduğu için kovuldu. İnsanlara o kadar basit insanlar olduğunu söyledi ki etrafında onu seven pek fazla insan yoktu. O aslında hemen hemen hiç bir şey yapmadı. Sadece odasına geçip, penceresinden dışarıya baktığında gökyüzündeki yıldızları izleyerek hayaller kurdu... Kendi beyni içerisinde milyonlarca milyarlarca ışık yılı uzaktaki gezegenleri dolaştı... Sonunda dünyayı değiştirebildi hayalleri ile.. Kimse ona inanmadı "zaman yamulup bükülebilir" dediğinde... Kendi kuramını ortaya çıkarttığında herkes ona bir "aptal" yada "deli" gözü ile baktı ama yıllar sonra kendi söylediği ve kimsenin inanmadığı şeylere o kadar inandık ki onları araştırıp ıspatlayabildik!

Mozart; etrafında çok sevilen birisiydi... Herkesi eğlendirebiliyordu, bir eğlence olduğunda içkiler ondan olur, kumar masasında ondan daha cömert kimse olmazdı! Söylediği yalanların haddi hesabı yoktu, ama o kadar inandırıcı bir insandı ki söylediği tüm yalanların yalan olduğuna inansalar bile insanlar güvenebiliyordu bir şekilde... Aslında o hiç yalan söylemedi ama etrafındaki insanlar onu o şekilde algılıyordu çünkü söylediği şeyler gerçekten kimsenin yapabileceği türden şeyler değildi... O düşündü, piyanosunun yada kemanının başına geçti ve beyninin içinde "Tanrı'nın dilini" insan diline çevirmeye çalıştı. Bunu tam beceremedi belki ama Tanrı'nın dilini "müzik" olarak nitelendirdi ve insanlara Tanrı'yı müzikleri ile anlattı ve bunu başarabildi! Tanrı'nın sesini dünyadaki insanlara ulaştırmanın bir yolunu buldu ve tüm dünyayı sadece seslerle değiştirmeyi başardı! Bununla kendisi gurur duyamadı, o zamanlar insanlarda gurur duyamadı. Öldüğünde mezar taşı bile olmayan mezarının başında sadece bir kaç insan vardı ve şu an dünyadaki en çok tanınan müzisyenin mezarının nerede olduğunu bilen tek bir kişi bile yok... Bilinen tek şey o insanın bir "kimsesizler" mezarlığında olduğu...

Eğer yukarıda yazdıklarımı okuduysanız, dünyayı bu insanlar değiştirebildiyse (ki daha nice böyle insanlar var, Arşimet, Gallelio, Newton, Stephen Hawking, İbn-i Sina, Bediüzzaman Said Nursi, Hz Musa, Hz İsa ve Hz Muhabbet (s.a.v), Fethullah Gülen ve ismini bilmediğim binlercesi!!!) ben neden değiştiremeyeyim ki? O insanları örnek alarak neden bir değişiklik yapamayayım herhangi bir şekilde???

Bunu düşündüm... Geçen hafta pazartesi günü akşamı öğrendiğim bir olaydan sonra düşündüğüm tek şey bu oldu.. Kendi kendime dün gece dedim sevdiğim yanımdayken, dedim ki "bu kadar insan bir şekilde değiştirebildiyse ben neden değiştiremeyeyim onları örnek alarak?". Evet... Ben kendim son 1 sene içerisinde bir çok şeyi değiştirebildiysem her ne kadar mükemmel bir değişiklik olmasa bile, neden bir zaman sonra bu kadar şeyi başaramayayım!

Başarabilirim... Bunu başarabilirim.. Sadece ihtiyacım olan bir şey var, o da bana güvenen insanların bana destek olmaları, tıpkı en güzel hikayemdeki insan gibi...

1 Mart 2012 Perşembe

Nar Ağacı...


Sevmiyorum seni artık nar ağacı,
Karardı dünyam senin altında.
Bir zamanlar taç yapmıştım başıma,
Oturmam artık senin altında.
Toplamam senin olsun narların,
Gölgen sevgime ihanet etti,
Düştün gözümden, belkide kader...
Orada o gün bir yaşam bitti.
Seninde neş'en yok eskisi gibi
Kurumuş dalların üzgünsün belli,
Gücenme bana kırdımsa seni
Seninle dertleşmek istedim biraz...
 
Dilek Temel